Mehmet Okuyan’a Reddiye (Yeni)

Mehmet Okuyan’a Reddiye (Yeni)

*

***

Evvela şunu belirtelim ki, videoda görülen Mehmet Okuyan ile hiçbir alıp veremediğimiz yoktur, gerek kendisiyle gerekse yakınlarıyla bir tanışıklığımız da söz konusu değildir. Ehl-i Sünnet inancına aykırı söylemlerde bulunmayı adeta bir karakter özelliği haline getiren Mehmet Okuyan, bu videoda bir zamanlar kibir hastalığına yakalanmış olduğunu anlatıyor. Anlattığına göre kendisi hafız olmuş, asistan olmuş ve kimseyi beğenmiyormuş, her tarafından kibir dökülüyormuş. Bu arada okulu “birincilikle bitirdiğini” söylemeyi de ihmal etmiyor!..

Okuyan, o günlerde birkaç yahudiyle tanıştığını ve Kur’an-ı Kerim merkezli bir sohbet yaptıklarını anlatıyor. Bu sohbette yahudi turistlerden biri “Kur’an-ı Kerim’i bilip bilmediğini” sormuş, Okuyan da “her tarafını bildiğini” ve “kuvvetli” hafız olduğunu anlatmaya çalışmış. Bunun üzerine yahudi turist, “Bakara suresinde ne var?” diye sormuş, ancak kendisi buna tatmin edici bir cevap vermekte yetersiz kalmış.

Okuyan anlatmaya kısa bir ara veriyor ve başlıyor her “kibirli” insan gibi suçu başkalarına atmaya; “Biz nerden bilelim Bakara’da ne olduğunu, bana şimdiye kadar kimse demedi ki bak bakayım Bakara’da ne var, öğretmedilerki, üstelik Arapça da biliyorum, ama bugüne kadar anlamadan okumuşuz. Sadece ezberlemişiz.”

Neyse uzatmayalım, bu yahudi turist kendisine bir şeyler daha söylemiş fakat Okuyan “çat pat ingilizce bildiği” halde bunu “anlayamamış”, bir kağıda yazmasını rica etmiş. Uzun yıllar yanında taşıdığı ve sonra da “kaybettiği” bu kağıtta şunlar yazıyormuş (Aynen alıntılıyorum) :

“Bir müslüman olarak kitabınızı tanımak önce sizin göreviniz. Bu kitabı siz tanımadan başkasını tanımak isteği hakkınız yoktur.”

Ingilizce konuşup da, şukadarcık bir ingilizceyi bile anlayamayan ve bir kağıda yazdırma ihtiyacı hisseden bir insanın, Arapça bilmesine rağmen 6 bin küsur ayet ihtiva eden Kur’an’ı anlayamamasından daha doğal ne olabilir?

Peki bu neyden kaynaklanıyor? Neden Ihsan Şenocak, Ebubekir Sifil ve Yasin Pişgin gibi hocalar Kur’an’ı anlamış da Mehmet Okuyan anlayamamış? Mehmet Okuyan’ın asistan olmasına rağmen anlayamamasının sebebi neydi?

Kendisinin de ifade ettiği o “kibir” olmasın sakın? Kendini herkesten üstün gören kibirli bir hafız adayı ne yapar? Gayet basit; ne yapar eder herkesten daha iyi bir hafız olmaya çalışır. Bütün dikkatini buna verir. Bunun haricindeki her şeyi göz ardı eder. Anladığımız kadarıyla Mehmet Okuyan, herkesten daha iyi bir hafız olmaya çalışırken bütün dikkatini hafızlığa vermiş ve bundan dolayı Kur’an’ın muhtevasını, manasını ihmal etmiştir.

Bunun neticesinde bırakın Kur’an’ı bilen bir müslümana; bir yahudi turiste bile cevap veremeyecek duruma düşmüştür. Ancak ne üzücüdür ki, burada hatayı kendinde aramak yerine, her “kibirli” insanın yaptığı gibi suçu başkasına atmış ve kendisini aklamaya çalışmıştır.

Okuyan, kabahati başkalarında bulup tabiri caizse rahatladıktan sonra kendisine esaslı bir ders veren bu yahudi turistleri gözüne kestirir. Kibri, onları alt etmek istemektedir. Ne yapıp etmeli ama bu yahudilerden rövanşı almalıdır.

Gördüğümüz kadarıyla Okuyan, çalışmış çabalamış ve bu sefer Kur’an-ı Kerim ile alakalı erişebileceği “bilgileri” ezberlemiştir. Yani sureler kaç ayettir, hangi ayette hangi kavimlerden bahsedilir, namaz ile alakalı ayetler kaç tanedir ve hangileridir vs. bu tür bilgileri “ezberlemiştir.” Epey bir çaba sarfetmiştir, çünkü kendisini zor duruma düşürenlerden “intikam” almak istemektedir ve bu intikam çok ama çok acı olmalıdır.

Nitekim Okuyan videoda, ileride bu yahudilerden rövanşı “iyiden iyiye” aldığını, hatta başka birinden de bir rövanş aldığını belirterek; “Haaa!.. Hiçbir fırsatı kaza etmem ben!… Vurdummu ağzına yapıştırırım cevabımı!..” şeklinde “kibirden uzak” çok mütevazi(!) bir açıklama yapıyor!

Fakat Okuyan’ı artık durdurmak mümkün değildir… Yahudi turistleri alt etmek için öğrendiği bilgilerle “kibrini beslemeye” devam ediyor. Ehl-i Sünnet’e çatıyor… Mucizeler hakkında bile şüphe uyandırıyor. Çünkü artık kibri “yeni bir şeyler söylemekten” besleniyor.

Bildiğini okuyan Okuyan(‘)a, Allah Teala’nın, “kibirlenerek” mucizeleri inkar edenler hakkında ne buyurduğunu hatırlatalım:

“Yeryüzünde haksızlıkla büyüklenenleri (kibirlenenleri:yetekebberûne), ayetlerimden uzaklaştıracağım. Bütün ‘mucizeleri’ görseler de ona iman etmezler. Doğru yolu görseler de onu yol tutmazlar. Eğer sapıklık yolunu görürlerse onu yol edinirler. Çünkü onlar ayetlerimizi (mucizelerimizi) yalanlamayı adet edinmişler ve onlardan gafil olagelmişlerdir. (A’raf Suresi, ayet 146).

Kibrine yenik düşen Mehmet Okuyan’ın yanlışlarını ve yaptığı hataları kısaca hulâsa edelim;

Herkesten daha iyi hafız olmak için Kur’an-ı Kerim’in “lafzını ezberleyip” muhtevasını ihmal etmiş ve bunun neticesi olarak bir yahudi turiste bile cevap veremeyecek duruma düşmüştür.

Ardından yahudi turistlerden rövanş almak gayesiyle Kur’an-ı Kerim hakkında “bilgi” edinmiş, ancak bu sefer de “manasını” (ki buna Sünnet de dahildir) göz ardı etmiştir.

Dolayısıyla Islam’ı bir bütünlük içinde anlamaktan mahrum kalmıştır. Bununla yetinse yine iyi, fakat o, kendisi gibi düşünmeyenleri hafife almakta ve adeta alay etmektedir.

Halbuki Allah Teala şöyle buyuruyor:

“Onlara: ‘İnsanların (müslümanların) inandığı gibi inanın.’ denilince, ‘Biz de o beyinsizlerin inandığı gibi mi inanacağız?’ derler. İyi bilin ki, asıl beyinsiz kendileridir fakat bilmezler.” (Bakara Suresi, ayet 13)

Kibir, şeytanın adetidir. Nitekim bir ayette şöyle buyurluyor;

“Ve o zaman meleklere: «Âdem’e secde edin!» dedik, hemen secde ettiler. Yalnız İblis dayattı, kibrine yediremedi, inkârcılardan oldu.” (Bakara Suresi, ayet 34)

Işte bu tür yahudiler adamı böyle çarpar… Insanın inancını böyle sarsar… Ne diyelim… Allah Teala ıslah etsin.

Burada yazdıklarımız, videodan ve Mehmet Okuyan’ın genel tavrından anladıklarımızdır. Hiçbir şekilde bir hüküm vermiş değiliz. Eğer sürç-i lisan ettiysek affola. Allah Teala hepimize hidayet versin. Salih kullarından eylesin.

**********

Kadir Çandarlıoğlu

http://www.belgelerlegercektarih.net

.